301 Moved Permanently

Moved Permanently

The document has moved here.

Haber Detayı
24 Ekim 2016 - Pazartesi 20:15 Bu haber 7137 kez okundu
 
Musul mu? Kandil mi?
Köşe Yazıları Haberi


        Tabii ki Kandil. Bizim hedefimiz  Musul değil, öncelikle Kandil olmalıydı. Kandil’deki teröristler temizlenmeden, Musul’da işimiz neydi? Kandil’in temizlenmesi, FETÖ’den bile önemli.

    Irak’lı Saddam’ın yıkılmasından sonra, artıkları bir araya gelip kısa adı IŞİD, açılımı ise, “Irak Şam İslam Devleti” adıyla İslami bir terör örgütü kurdular.

    Öncelikle, Saddam’ı deviren Amerika’yı hedef alan bu örgüt, 11 Eylül 2001 günü Newyork’taki ikiz kuleleri vurarak, beş bin civaarında insanı yok etti.

    Örgüt, adını dünyaya duyurduktan sonra, sempatizanlarının sayısı arttı ve hemen her ülkeden taraftar buldu.

    Adı, sonradan DEAŞ olarak söylenen bu örgüt, “Sünni” Müslümanları temsil ettiğini söyleyerek, İslam dininin bu mezhebinden olmayanlarla, gayrimüslimleri keserek öldürmeye başladı. Canlı bombalarla, toplu katliamlar yaptı. Cinayetler işledi.

    Amacı, bütün cihana korku salmaktı, bunu başardı. O kadar ki, Türkiye dahil bir çok ülkeden taraftar, yani militan topladı. Onları eğitti, savaşa hazırlar gibi hazırladı. Böylece yalnız bölgenin değil, dünyanın başına bela oldu.

     Son din olan İslam’ın mensubu olmak yeterli olduğu halde, başımıza bir de mezhepçilik çıkardılar. Sünni mezhepten olanları ötekilerinden üstün sayıp, bir çok kimse IŞİD denilen bu örgüte sempati duymaya başladı. Kimi devlet adamları da.

     Türkiye’de de  çok sayıda sempatizanı olduğu söylenen bu  örgütün kimi mensuplarının, bu sempatiden dolayı Irak ve Suriye’den gelerek sınırımızı geçip, Türkiye’den yardım aldığı ve hastalananların Devlet hastanelerimizde ücretsiz tedavi edildikleri hep söylendi, yazıldı, çizildi. Desteklendiklerine dair başka işaretler de var.

     İş o kadar ileriye gitti ki, hükümetin hatta Cumhurbaşkanı’nın bile bu örgüte sempati ile baktığı söylendi, durdu.

     Söylendi, ama onlar canlı bombalarla ve toplu eylemlerle, Türkiye de toplu katliamlar yaptılar ve çok can yaktılar. PKK gibi, onlar da başımıza bela oldular.

    Örgütün yok edilmesi için Amerika’nın öncülüğünde, Rusya ve kimi Avrupa ülkeleri ile kurulan koalisyon, Türkiye’nin katılmasına soğuk baktıysa da, çeşitli sebepler öne süren Türkiye’nin, “IŞİD ile savaşta ben de varım.” diyerek koalisyona dahil olması ve asker göndermesi, öteki ülkelerce pek hoş karşılanmadı. Çünkü, tasvip görmeyen Suriye ye karşı tutumumuzda, yalnız kalmıştık.

     Alan, Irak topraklarına da yayılınca, bölgeye asker gönderen Türkiye’nin bu tutumu Cumhurbaşkanı’nın, “Operasyona da katılacağız, masaya da oturacağız.”  demesiyle başka bir boyut kazandı.

     Tavrımız belki doğruydu, bizim öncelikli hedefimiz PKK ve onun uzantısı PYD idi. Ancak, Amerika’nın PYD’ye, dolayısıyla PKK’ya sahip çıkması işlerimizi zorlaştırdı. Tam bir dost(!) kazığı yiyorduk.

     Kurulan koalisyon tarafından tanınan Irak merkezi hükümetinin istememesine rağmen, askerlerimizin bölgede vaziyet almasıyla, operasyonlara katıldık, ama  masaya henüz çağrılmış değiliz.

    Bu durumda, Cumhurbaşkanı kararlı ve öfkeli olsa da, olayların ve gidişatın  sonucunu kestirmek, şimdilik çok zor.

     Türkiye her ne kadar, “Biz, öncelikle Peşmerge’leri eğitiyoruz. Kimsenin toprağında gözümüz yok” dese de, Peşmergeleri ve kuzey Irak’ı elinde bulunduran Barzani’nin bile bize çok sıcak bakmadığı ve “Benimle değil, Irak hükümetiyle görüşün, anlaşın” dediği ifade ediliyor.

    Türkiye bu haliyle, “İki arada, bir derede” kalmış durumda. Sonumuzun hayırlı olması için dua ediyoruz. Yani, bindik bir alamete…

                          NEDEN KANDİL DEĞİL DE, MUSUL?

    Şimdi, hemen herkes bu soruyu soruyor. Bizim esas derdimiz ve hedefimiz, PKK terörünün kaynağı olan Kandil’dir.

    Kandil, Barzani’nin yönetimindeki Kuzey Irak topraklarındadır. Her vesileyle sırtını sıvazladığımız Barzani ile anlaşıp, Musul yerine neden Kandile girmiyoruz? Bunu anlamak, mümkün değil.

    Son gelen bilgilere göre, Amerika’nın Rusya ve İran’la anlaşıp, yanlarına PKK’yı da katarak,. IŞİD’le savaşacağı bildiriliyor.

    Bu üçlemede neden PKK var da, Türkiye yok? Amerika, terör örgütü kabul ettiği PKK denilen ve Türkiye’ye düşman olan  bu yapılanmayı neden muhatap alıyor, neden yanına alıyor? Bu nasıl müttefiklik?

     Türkiye’nin öncelikli ve en önemli sorunu, PKK’yı ortadan kaldırmak ve Kandil’i kurutmaktır. Bu sorun, FETÖ’den bile önemlidir ve çözülmesi önceliklidir. Mezhepçilik yapmakla, Musul’dan bize ekmek çıkmaz.

 

Kaynak: (İHA) - İhlas Haber Ajansı Editör:
 
Etiketler:
Yorumlar
Saray Gözlem Gazetesi
Ulusal Gazeteler
Alıntı Yazarlar
Tekirdağ

Güncelleme: 28.03.2024
Bugün
12 - 19
Cuma
12 - 18
Cumartesi
12 - 17
Tekirdağ

Güncelleme: 28.03.2024
İmsak
18 Ramazan 1445
Sabah
05:26
Öğle
06:53
İkindi
13:20
Akşam
16:51
Yatsı
19:37
Süper Lig
Takımlar
P
Av
M
B
G
O
1
Galatasaray
81
68
1
3
26
30
2
Fenerbahçe
79
79
1
4
25
30
3
Trabzonspor
49
51
11
4
15
30
4
Beşiktaş
46
40
12
4
14
30
5
Kasımpasa
43
53
11
7
12
30
6
Başakşehir
42
38
12
6
12
30
7
Rizespor
42
36
12
6
12
30
8
Antalyaspor
41
35
9
11
10
30
9
A.Demirspor
39
46
9
12
9
30
10
Alanyaspor
39
38
9
12
9
30
11
Sivasspor
38
36
10
11
9
30
12
Kayserispor
36
36
11
9
10
30
13
Samsunspor
36
35
14
6
10
30
14
Ankaragücü
33
36
11
12
7
30
15
Hatayspor
33
36
11
12
7
30
16
Konyaspor
33
31
11
12
7
30
17
Gaziantep FK
31
34
15
7
8
30
18
Karagümrük
30
34
14
9
7
30
19
Pendikspor
29
34
15
8
7
30
20
İstanbulspor
13
22
20
7
3
30
Nöbetçi Eczane


Nöbetçi eczanlerle ilgili detaylı bilgi için lütfen tıklayın.

Arşiv Arama
Modül 1

Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.

Haber Yazılımı