|
||
Trakya Üniversitesi ndeki Kepazelik ! | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Üniversite; çıkardığı derginin kapağından Türk Bayrağını, İnternet’teki sitesinden de Atatürk’ün resmini kaldırmış. İktidara “yalakalık” yapan Üniversiteye göre, her iki resim de “estetik” yani güzel değilmiş. Değerli okuyucularım, iktidar yalakalığı ne yazık ki bilim yuvalarına da girdi. Başta Rektör atamaları olmak üzere, siyasi iktidara bağımlı hale getirilen Üniversitelerimiz, bilim yuvası olmaktan çıkmaya başladı. Hatta, Edirne’deki Trakya Üniversitesi gibi bir çoğu çıktı bile. Geçen hafta, Diyarbakır Dicle Üniversitesi Rektörü’nün birden bire hidayete erip (!) örtünmesi “hidayet” filan değil, o koltukta kalabilmekten ve yaptığı yolsuzlukların takibatından kurtulabilmekten başka bir şey değildi. Özellikle bu iktidar döneminde yönetim özgürlüğünü kaybeden Üniversiteler, buna bağlı olarak bilimsel özgürlüklerini de kaybettiler. Bu bilim yuvalarının bu hale gelmesinde kusur, sadece iktidarın olamaz. İktidar, her yerde borusunu öttürmek ister. Bilimin ve bilim dağıtan kurumların tabii ki Üniversitelerimizin, buna karşı tavır almaları gerekirdi. İşte, ne yazık ki bu yapılmadı ve yapılmıyor. Üniversite yönetiminde bir koltuk kapmak, o koltukta biraz fazla kalabilmek ve bu kurumların başka imkanlarından yararlanabilmek için artık bilimsellik değil, yalakalık ağır basıyor. Adlarının önünde kocaman Profesör, Doçent, Doktor ve benzeri unvanlar almış kişiler bilimi savunmak yerine, iktidarın görüşlerini savunuyor ve bu siyasi güce yağcılık yaparak, maddi çıkar peşinde koşuyorlar. TRAKYA ÜNİVERSİTESİ DE, AYNI YOLUN YOLCUSU Trakya’nın ilk kurulan Üniversitesi olan ve geniş bir alana yayılan bu devlet Üniversitesi, toplumu bir çok yönden hayal kırıklığına uğrattı ve uğratmaya devam ediyor. Bir zamanlar Hastanesi ile şöhret bulan bu Üniversitenin, hastanesi de artık eskisi gibi değil. Devletin, bu hastaneye sunduğu bütün imkanlara rağmen hastane, sağlık hizmetleri yönünden başarılı değil. Giden hastalar, yapılan tedavilerden ve hasta bakım hizmetlerinden hiç de hoşnut değiller. ‘Bölgemizin hastanesi’ diyerek koşan hemşerilerimiz, tedavi olup hayat bulmak yerine, yanlış tedavi ve ilgisizlik yüzünden hayatlarını kaybediyorlar. Konuştuğum bir çok hemşerim, hastaneden şiddetle yakınıyor ve zorda kalsa bile, bir daha o hastaneye gitmeyeceğini söylüyor. Kusurun bir kısmı da, pek tabii ki hemşerilerimizde. İstanbul, Edirne’ye nazaran daha yakında olmasına rağmen orayı tercih etmeleri, tamamen kendi hataları. O sebeple, hastaneden yakınanlar, kusuru biraz da kendilerinde aramalıdırlar. Bir zamanlar, Çorlu Devlet Hastanesi’ne tedavi olabilmek için Minibüsün içinde gidenler, Minibüsün üstünde geri dönüyorlardı. Zamanla bu hastanemiz düzeldi ve şimdi Çorlu’da iyi bir Devlet Hastanesi var. Trakya Üniversitesi Hastanesi’nin de bir gün elbet düzeleceğini, tedavi olmak için araç içinde gidenlerin, araçların üstünde geri dönmeyeceğini umut ediyoruz. ŞİMDİ, BU ÜNİVERSİTEDEKİ ŞU REZALETE BAKIN ! Trakya Üniversitesi’nin Rektör ve Öğretim üyeleri “Köprü” adlı bir dergi çıkarıyorlar. Derginin kapağındaki adının üstünde, dalgalanan bir Türk Bayrağı resmi var. İktidarın Bayrak alerjisini bilen ve ona yaranmak isteyen bu bilim adamları (!), Bayrak resmini kaldırmışlar. Derginin Yayın Kurulu’nu oluşturan bu kadro bununla da yetinmeyip, Üniversitenin İnternet Sitesi’nin başındaki Atatürk resmini de kaldırmış. Bu durum hemen fark edilip, sebebi sorulunca; Yayın Kurulu Başkanı’nın “özrü kabahatinden büyük.” Başkan; “Art niyetimiz yok. Bayrağımızı çok seviyoruz, ama görünüm estetik değildi.” diyor. Dilinin ucuyla “Bayrağımızı seviyoruz.” diyen bu bilim adamı (!) Atatürk’ü sevdiğini söyleyemiyor. Tıpkı, iktidar mensuplarının yaptığı gibi. Hey, çağ dışında kalmış gafiller; Türk Bayrağı’nın ve Atatürk resminin neresini estetik, yani güzel bulmuyorsunuz? Siz, hangi Bayrağın milletindensiniz? Bu Atatürk düşmanlığınız nedendir? Bir gün bu iktidar çekip gittiğinde, öğrencilerinizin ve bu halkın yüzüne nasıl bakacaksınız? Bu yaptıklarınızla bugün bile, sizden feyiz almaya gelen öğrencilerinizin yüzüne nasıl bakabiliyorsunuz? Yine de endişe etmeyin, şimdilik koltuklarınız sağlam. Hatta, -bu marifetleriniz(!) devam ederse- sizi daha üstün koltukların beklediğini bile söyleyebilirim. Çiçekçi Hasan Erdem’e Yapılan Haksızlık ! İlçemizdeki Çarşı Caddesi’nin uygun bir kenarında canlı çiçeklerini sergileyen hemşerimiz Hasan Erdem’e, haksızlık yapılıyor. İddia o ki; Belediye Başkanı Çoban, kendisine oy vermedi diye Hasan Erdem’in çiçeklerini hedefine koymuş. Zabıtaya verdiği emirle, Ertem’in dükkanının önündeki yolun kenarına çiçek koymasına izin vermiyormuş. Öncelikle Başkanın, duygularıyla hareket edeceğine inanmıyorum. Bu işte bir yanlışlık olmalı. Ayrıca, yolun kenarına rengarenk dizilen ve insan ve araç trafiğine hiçbir zararı olmayan çiçekler, caddeye güzel bir görünüm veriyor. Yoldan geçenlerin de, çiçek zevkine hitap ediyor. Oraya çiçek koymanın, başka ne sakıncası olabilir ki? |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.