CHP’liler, yine bekleneni yaptı. Parti yönetiminin, daha doğrusu Genel Başkan’ın MHP ile işbirliği yaparak gösterdiği “Çatı aday”, partinin önemli bir kesiminden büyük tepki aldı.

         Partinin tanınmış şahsiyetleri, adaya açıkça karşı çıktılar. Bir kısmı ise, Genel Başkan’larının akıbetini sorgulamaya başladılar.

Ekmeleddinİhsanoğlu’na karşı çıkmalarının nedeni, dindar bir kimliğe sahip olması. Ve, seçildiği takdirde, laikliği koruyamayacağı kuşkusundan kaynaklanıyor. Onun bu durumu, CHP felsefesine aykırı düşmesi ve AKP’ye daha yakın olması olarak gösteriliyor.

       Benim kişisel kanaatim, İhsanoğlu bu görevi pek ala yapabilir. O, doğrudan bir ilahiyatçı değil. Fen Fakültesi’ni bitirmiş ve müspet ilimlerle meşgul olmuş. Bu arada, ilahiyat da okumuş. Geniş bir bilgi birikimiyle beraber, zengin bir dünya görüşü var. Üstelik, İslam Konferansı’ndaki 8 yıllık görev sırasında dünyaca tanınmış

      Buraya kadar iyi de, bundan sonrası CHP’lilere pek iyi gelmiyor. Söylenen o ki, koskoca memlekette, Cumhuriyet’in temel ilkelerine, devletin laik düzenine ve çağdaş devlet anlayışına sahip çıkabilecek başkaca bir aday acaba neden bulunamadı?

    AKP’nin, “din istismarı” yoluyla ülkeye ve halka verdiği zararlar ortada iken, neden tekrar “din eksenli” bir aday gösteriliyor?

Ve, daha benzeri pek çok iddia ve görüş öne sürülüyor.

   CHP’de görülen tepkiler, MHP’de hemen hemen hiç görülmüyor. Görülmüyor, çünkü MHP’nin iç disiplini, CHP gibi çürük değil. MHP’liler, partinin  ilkelerine ve Genel Başkanlarına büyük bir bağlılık içindeler.

    Ayrıca, Ekmeleddinİhsanoğlu’nunmisyonu, partilerinin felsefesine daha uygun düşüyor.

    MHP’nin zaman zaman iktidar partisi ile aynı kulvara girmesi ve patlayan lastiğine stepne olması, gösterilen bu adaya karşı desteği biraz daha artırıyor.

     Anlaşılan o ki, Recep Tayyip Erdoğan’ın işi biraz kolaylaşmış oldu. Ekmeleddin Bey’in adaylığı kesinleşirse, Tayyip Bey’in lokması küçülür ve bu çatı adayını kolayca yutabilir.

    Yüksek Seçim Kurulu’nun inayeti, alışık oldukları “seçim katakullileri”ni de hesaba katarsak, korkarım ki Tayyip Bey rakibine fark atabilir.

    Kesinleşmiş bir durum yok. CHP ile MHP, yeni bir çatı adayda pek ala anlaşabilirler. Önümüzde, daha 10 gün var.

    Son sözümü sorarsanız, Kılıçdaroğlu ve Bahçeli çekip gitmeden, Tayyip Erdoğan katiyen gitmez.

Askeri Kışla’da PKK Marşı !

      Nihayet, bunu da gördük. Türk Bayrağı’nın,  PKK’lı bir terörist tarafından üstelik Askeri Kışla’daki direkten indirilmesinden sonra, yine bir Askeri Kışla’da PKK Marşı söylendi. Şaka değil bu, gerçek!

      Kayseri 1’nci Komando Tugayı’nda, 50 PKK’lı asker bir araya geliyor ve PKK Marşı’nı söyleyip, halay çekiyorlar.

     Komutanları da, bunu seyrediyor.

     Söylenenlere bakılırsa bu olay üzerine, Kürt kökenli bu askerler hakkında, askeri ve idari soruşturma açılmış. Güldürmesinler beni.

      Ne Başbakan’a, ne de hükümete söyleyecek sözümüz yok artık. Ben; böyle durumlarda, duvarlarla konuşuyorum.

Ama, Genel Kurmay Başkanı’na bir çift sözüm var.

      Necdet Paşa; Harp Okulu’nda, yurt savunmasını size böyle mi öğrettiler? Vatan ve Bayrak Sevgisi’nin dersini böyle mi aldınız? Emrinizdeki askerlere, öğrendiklerinizi Komutanları olarak böyle mi öğrettiniz?

Ve,  30 Ağustos’da emekli olmayı, acaba düşünüyor musunuz?