|
||
Bu Onarım Bitmez ! | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
İlçemizin, ayakta kalan tek eski eseri Ayaspaşa Camii, bir buçuk yıldan beri onarımda. Kubbesiyle, minaresinin ve dış duvarlarının onarıldığı anlaşılıyor. Ama, içinin bitirilmesi zor görünüyor. Hemşerimiz rahmetli İhsan Uzun, ölümünden kısa bir süre önce karşılaştığımızda, Camii’nin onarıma muhtaç olduğuna dikkati çekmişti. Vakıflar İdaresi’ne bir mektup yazıp sorduk. Sonra da, teklifi İlçe Kaymakamlığı tarikiyle yaptık. Vakıflar İdaresi, teklifi iki sene oyalayınca, bu köşede sert eleştiride bulundum ve yayınlanan yazıları adreslerine gönderdim. İlgilendiler ve onarım kararı aldılar. “Yakında ihalesini yapıyoruz.” dediler, ama yapmadılar. Daha sonra, “İhaleyi yaptık, ancak hatalı olmuş, iptal ettik.” dediler ve yine oyaladılar. Nihayet, eleman gönderip vaziyeti incelettiler ve ihaleyi tekrar yapıp, onarımı başlattılar. ONARIM, HANİ 10 EYLÜL 2014’DE BİTECEKTİ Şantiye hazırlandı, yollar kesildi, tabelalar takıldı ve inşaatın en geç 10 Eylül 2014 de biteceğini taahhüt ve ilan ettiler. Önce, binanın kubbesi açıldı ve kubbe, yeniden kurşun plakalarla kaplandı. Şerefesi hasarlı olan minaresi onarıldı. Peşinden, camiinin dış duvarları temizlendi. Dışarıdan bakıldığında, göze batan bütün kusurlar ve hasarlar, onarılarak kapatıldı. Bir taraftan, caminin içine iskeleler kurularak, iç onarımın yapımına da başlandı, ancak işler birden gevşetildi. Çalışmalar durdu. Çalışanlar, ortadan kayboldu. İzin alarak, iki defa caminin içini gezdim. Gördüm ki, işler yavaş gidiyordu. SON ZİYARETİM, İKİ GÜN ÖNCEYDİ İki gün önce, başka bir ilçeye atanan Müftümüz Bahri Şamat’la caminin içini gezdik. İskelelere kurulan merdivenlere tırmanarak, kubbenin tepe noktasına kadar çıktık. İç duvarları kazınmış, sıvayla örtülen yazı ve süsler hırpalanmış bir vaziyette ortaya çıkarılmıştı. Yıllar önce, Ayasofya’da da böyle bir çalışmaya rastlamıştım. İki bayan ressam, kubbenin süslerini yeniden boyama işini tamamlamış, kubbe kenarlarına ve duvarlara yönelmişlerdi. İş, dikkat ve zaman gerektiriyordu. Bu zaman, öyle pek kısa bir zaman olamazdı. Zaten, verdikleri bilgiye göre, kendilerinin en az 3 ay daha çalışmaları gerektiğini söylediler. Biz; “Onarım, Ramazan Bayramı’na yetişmedi, hiç değilse Kurban Bayramı’na yetişsin” derken, eğer yetkili ve sorumlular harekete geçmezse, bu iş önümüzdeki bahara bile yetişmez. Çünkü, Cami’nin ayrıca bahçesi de tanzim edilecek ve bu arada şadırvanı da yenilenecek. Yani, yapılacak çok iş var. Tebessüm ettiğinizi görür gibiyim. İçinizden; “Nasıl olsa, önümüzde bir çok bayram var. Onlardan birine, elbette yetişir.” diyebilirsiniz. Haklısınız. Elmas Çançur Hanım; Tavrınız, Bankanızın Mehabetine Yakışmıyor! T.C Ziraat Bankası, ülkemizin eski ve en güçlü bir devlet Bankası. Bizim ilçemizde de, ilk Banka Şubesi’ni o açmıştı. Kimi Şubelerinden T.C rumuzu kaldırılsa da, Saray Şubemizde duruyor. Ve Banka, güvenirliğini ve mehabetini hala koruyor. Kredi kartımla, emekli aylığımı bu Şubeden aldığım için, sık sık uğruyorum. Şube, düzgün çalışıyor. Ancak, kapının girişinde ve Şube Müdürü’nün eski odasının bulunduğu mahalde görev yapan Elmas Çançur hanım, pek asabi. Kapının girişinde olduğu için, kimi müşterilerin danışma amacıyla ona sormaları, bu memurun canını sıkıyor. Ya cevap vermiyor, ya da yanlış cevap vererek müşteriyi yanıltıyor, ürkütüyor ve Bankadan soğutuyor. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.