Moved Permanently

Mikroplar, her yerde bulunan ve çeşitli hastalıklara yol açan gözle görülemeyecek kadar küçük canlılardır. Yerlere tükürmek sosyal olmayan, toplumun hoş karşılamadığı bir davranıştır. Nedenleri vardır ve önemlidir. Çevre kirliliği yaratır. Sağlık sorunları yaratır.

Bu konuyu daha önce de bir kaç kez dile getirdiğim halde hiç bir önlem alınmadı. Toplumdaki bu alışkanlık bir türlü giderilemiyor. İnsanlar birbirini uyaramıyor. Bu alışkanlık ne zamana kadar devam eder bilmiyor.
Yetkililer bu konuda gerekirse caydırıcı cezalar uygulayabilir. Bu tür davranışlar çirkin görüntülerin yanı sıra özellikle insan sağlığı açısından da tehdit oluşturuyor.

Güzel ilçemizin güzel insanları yerlere tükürme konusunda gayet pervasız davranmaktadır. Meydanı boş bulan ve hiçbir yaptırımla karşılaşmayan bu kişiler sokak ve caddeleri kirleterek çok çirkin bir ortama sebep olmaktadırlar.

Güzel ilçemizin güzel insanları yerlere tükürme konusunda gayet pervasız davranıyor. Meydanı boş bulan ve hiçbir yaptırımla karşılaşmayan bu kişiler çevremizi kirleterek mide bulandırıcı ve çirkin görüntülere yol açabiliyorlar.

Bu mide bulandırıcı durum insanlarımızı ciddi anlamda rahatsız etmektedir. İlgililerin yerlere tükürme iğrençliğini ortadan kaldıracak tedbirleri alması gerekmektedir.

Daha önceleri ilçemizin temizliğiyle ilgili bazı uyarılarda bulunmuş ama kamuoyunun dikkatini çekmeyi başaramamıştık. Nimet olarak bilinen ve saygı duyduğumuz bazı önemli değerlerimiz hakkında da temizliği de ne yazık ki bir türlü sağlanamamaktadır.

Özellikle, biz Türk toplumu olarak yerlere tükürmeyi çok severiz. Yerlere tükürme alışkanlığımız filmlerde dahi konu olmuştur. Hatırlarsınız, İlyas Salman ve Şener Şen'in "Banker Bilo'nun filminde" dahi işlenmiş ve yerlere tükürme sahnesi toplumda bir alışkanlık haline gelmiştir. İki arkadaş yolda yürürken biri yere tükürdüğünde diğeri de ona bakarak, o da yere tükürmeye başlıyor. İşte o zaman toplumda bir alışkanlık oluşuyor. Meşhur bir ata sözümüz var. "Alışmış kudurmuştan beterdir" bizde de bu alışkanlık olmuş. Böylelikle yerlere daha çok tükürmeye çalışıyoruz.

Bizim toplumumuzda genellikle, erkeklerin bir olumsuzluk karşısında efelenme durumunda, varlığının önemsenmesini istediği durumlarda, alıştıklarından, kimileri cahillikten, kendilerinde bir hak olarak görür ve istedikleri her yerde, ihtiyaç halinde sağa, sola, kaldırıma, yürürken ilk gördükleri ağacın altına, yanındaki hanıma çaktırmadan yere, sinirlendikleri anda karşılarındakinin yüzüne tükürürler. Bu durumu onaylamasak da, hoş olmada da her an birileri bir yerlere tükürmeye devam etmekte.

Çocuğa kazandırılması gereken olumlu davranışlardan biri de, yaşanılan çevrenin temiz tutulmasının, insanın sağlıklı yaşaması için çok önemli olduğu bilincinin yerleşmesidir. Buna önce ailenin inanması, anne babanın iyi örnek oluşturması gerekir. Çocuk ailede ve okulda eğitildiğine göre, anne- baba- öğretmen üçgeninde bu olumlu davranış çocuğa kazandırılmalıdır. Mendil taşıma ve mendil kullanma alışkanlığı gereğince yerleşmemiş. Temizlik imandan gelir diyoruz ama çevremizi de her fırsatta kirletiyoruz.

Yasalarımızda yere tükürmenin parasal cezası olduğu bilinir ama uygulandığı pek görülmüş değildir.

Tükürmek, hele de bunu yapan bir kadın olursa, oldukça ilginç olur değil mi? Bence öyle olur. Erkekte göz aşinalığımız ne yazık ki var, ama doğrusu yere tüküren bir kadını hiç anımsamıyorum. Gördüğümde de gözlerime inanamadım. Yakınımızda yürüyen bir kadın yere tükürdü, elinden tuttuğu 6–7 yaşlarındaki çocuğuyla, gayet rahat bir şekilde yoluna devam etti. Ben irkildim.

Temizlik bir bütündür ve mümin kişi temizliğe riayet etme konusunda parçalı davranamaz.
Unutulmamalıdır ki “kul hakkı” af edilmeyen günahlardandır.
Tükürüğü sağa sola bulaştırmaktan daha büyük bir kul hakkı ihlali olabilir mi?
Mazlumder olarak temiz bir Saray için katkı sunmaya hazırız.
Sağlıcakla kalın