Sakıp Sabancı'ya bir gün demişler ki:
- "Ağa bu dünyada her şey güllük gülistanlık nereye baksak her tarafta senin şirketlerini ve fabrikalarını görüyoruz (MarSA, YünSa, LasSA, ToyotaSA)"
- "Burada işin iş. Ya diğer tarafta ne olacak, orada ne yapacaksın, nasıl kurtulacaksın zebanilerden?"
Sakıp Ağa gülerek cevap vermiş:
- "Öte yanda da işimizi sağlama aldık. Bir tarafımızda İSA, diğer tarafımızda MUSA"
POLİTİK FIKRALAR
AjanNam-ı Kemal bir gün ajanlarıyla ünlü İtalya'ya gitmiş. Cebinde beş parası kalmadığı ve çok aç olduğu bir gün bir restaurantın önünde yemek yiyenleri seyrederken birden gözüne birşey çarpmış. Yemek yiyen sakallı insanlar iyice karınlarını doyurduktan sonra kasiyer bayana giderek sakallarını okşuyorlarmış ve hiç para vermeden çıkıp gidiyorlarmış. Durumu merak eden Nam-ı Kemal konuşmaları dinlemek için kapıya doğru yaklaşmış. Sakallı adamlar yemek yiyip karınlarını doyurduktan sonra kasiyere gidip sakallarını okşayarak "ben ajanım" diyerek hiç para vermeden çıkıp gidiyorlarmış. Birkaç adamı seyrettikten sonra Nam-ı Kemal de içeriye girmeye karar vermiş. Bir güzel karnını doyurduktan sonra sıra hesap ödemeye geldiğinde, kasiyer bayana giderek sakallarını okşamış ve "Ben ajanım" demiş. Kasiyer bayan "Ama beyefendi sizin sakallarınız yok" deyince, Nam-ı Kemal pantalonunu aşağıya indirmiş ve kasiyere "ben gizli ajanım" demiş.
POLİTİK FIKRALAR - DÜNYA TÜRKLERİN OLACAK
Dünyanın gelişmiş ülkeleri bir araya gelmişler. Bir gün, en son teknolojilerle üretilmiş bir bilgisayara bütün ülkelerle ilgili verileri yüklemişler ve sormuşlar: "Dünyanın sahibi kim olacak?"
Bilgisayar uzun süre bilgileri değerlendirmiş ve büyük an gelmiş. Nefesler tutulmuş. Bilgisayar, sonucu yazıcıya göndermiş. Hakem heyeti sonucu ilan etmiş. "Türkiye"
Herkes şaşırmış. Mutlaka bir yanlışlık olmuştur düşüncesiyle aynı soruyu bir kez daha sormuşlar Bilgisayar uzun süre çalıştıktan sonucu yazıcıya göndermiş. "Türkiye"
Tüm dünya şoka girmiş. Birisinin aklına, niye? diye sormak gelmiş. Herkes bu fikri beğenmiş ve bilgisayara sormuşlar.
POLİTİK FIKRALAR - SIRT ÇANTASI
Bir uçağa Başkan Bush, Bin Ladin ve Ecevit binip İsviçreye dünya meselelerini konuşmaya gitmek üzeredirler. Az sonra isviçre alplerinde dağcılık yapmak isteyen sırt çantalı bir genç gelir, oda onlarla gitmek ister. Kabul ederler. Uçak havalanır, az sonra pilot Kabine girer:
- Arkadaslar uçağımız arızalandı bir kaç dakika içinde düşecek
Biz beş kişiyiz ama sadece dört paraşüt var, der ve paraşütlerden
birini alır uçaktan atlar. Bunu gören Bin Laden hemen paraşütlerden birini alır pilotun arkasından oda atlar. Bush da atik davranır:
- Seninle işim bitmedi Bin ladin, der. araşütlerden birini alıp atlar. Bir paraşüt, dağcı genç ve Ecevit uçakta kalmışlardır.
POLİTİK FIKRALAR - ECEVİT'LE YATMAYIZ
Türkiye'nin başbakanı Ecevit, Pakistan ve Hindistan'ın başbakanları ile aynı uçakta seyahat ediyorlarmış. Bir müddet sonra hızla irtifa kaybeden uçak bir köye düşmüş. Nasıl olduysa bu üç başbakan enkazdan tek başlarına sağ kurtulmuşlar. Akşam yakın olduğundan bir eve sığınıp ertesi gün başlarının çaresine bakmayı düşünmüşler. Bir kapı çalmışlar.
-Kim o?
Kendilerini tanıtıp, bize yatak verir misiniz? demişler.
-Veririm; ama iki kişilik yerim var, biriniz ahırda yatacak.
Hindistan başbakanı:
-Ahırda ben yatarım, demiş.
Bir müddet sonra kapı çalınmış. Çalan Hindistan başbakanı imiş.
Hindistan başbakanı;
-Ahırda inek var, o benim için kutsal, yanında yatamam
Bunun üzerine ahıra Pakistan başbakanı gönderilmiş. Bir müddet sonra yine kapı çalınmış.
Pakistan Başbakanı;
-Ben müslümanım,ahırda domuz da var. Domuz benim dinimde pistir,deyince çaresiz bizim ECEVİT gitmiş bu sefer.
-Bir müddet sonra yine kapı. Bu sefer gelen ahırdaki bütün hayvanlarmış.
Hep bir ağızdan:
BİZ BU ADAMLA AYNI YERDE YATMAYIZ!!!
Kaynak: fıkralar.com
Kalın sağlıcakla.