Bunun anlamı şudur: Bu tepelerin Yahudilere verilmesinden sonra, Suriye’nin kuzeyi de bölücü Türk düşmanlarına verilecektir. Çünkü, Amerika 5’ ten, yani kendinden de büyüktür.
Değerli okurlarım; Deli, önündeki kuyuya taşları ha bire atıyor, akıllılar çıkarmak yerine sadece seyrediyor. Çünkü, kırkı da bir araya gelse, bu taşları çıkaramıyor.
Donald Trump adındaki bir kişi Amerika’nın başına geçtikten sonra, her gün kapağı açık bulduğu kuyuya taşları atıyor. Çıkar çıkarabilirsen.
Bütün dinlerin kutsal mabedi olan Mescid-i Aksa’nın bulunduğu Kudüs şehri, bu dinlerin mensuplarının ortak mekanıdır. Sadece Yahudilere ait değildir.
Müceddet, yani yeni kurulmuş olan İsrail adındaki Yahudi devleti, çevresindeki Müslümanları kovalayıp Ortadoğu’ya hakim olmaya başladıktan sonra, ilk hedefi Kudüs oldu.
Bu kutsal şehirde yaşayan Müslümanları yıllarca taciz eden, zaman zaman öldürüp yok eden Yahudiler öyle anlaşılıyor ki, son darbeyi vurmak ve Kudüs’ü de ele geçirmek için Amerika’ya Trump’un Başkan olmasını beklediler.
Beklenti sonlandı, Başkan olan Trump ilk olarak Kudüs’ün İsrail’in Başkenti olduğuna dair Başkanlık Kararnamesi’ni imzaladı, hem de dünyanın gözü önünde ve büyük bir gösterişle bunu yaptı.
TEPKİLER KOMİK OLDU
Başta Türkiye olmak üzere, Müslüman Arap ülkeleri “Kararı tanımayız” dediler. İslam Birliği İstanbul’da toplandı ve karara itiraz edildi. Toplantı sonrası yapılan boğaz turundan ve yenilen nefis Türk yemeklerinden sonra da, Kudüs’ün üstüne soğuk sular içildi ve Kudüs İsrail’in yeni Başkenti oldu.
Amerika, var olan desteğini Yahudilere sürdürmeye devam etti. Bu desteğe şimdi bir yenisi daha eklendi. Bu da, Suriye’nin toprağı olan Golan Tepeleri oldu.
2010 senesinde Ürdün’e ve Suriye’ye gittiğimde, Golan tepelerinin yakınından geçmiş ve bu tepeleri görmüştüm.
Yaklaşık 1300 km2 olan ve çeşitli madenlerle su yataklarına sahip olan bu tepeler Suriye’nin toprağı iken, Arapların kaybettiği 1967’deki Arap-İsrail Savaşında Yahudiler tarafından işgal edildi. İşgal, bu güne kadar kalkmadı.
Hala Suriye’nin toprakları olarak görülen bu tepeler, artık Suriye’nin değil. Başkan Trump, imzaladığı Başkanlık Kararnamesi ile bu toprakların bundan böyle Yahudilerin olduğunu kabul, tescil ve ilan etti.
TEPKİLER BOŞUNA
Bu despotluğa, 55 Arap ülkesinden sinek vızıltısı kadar bir ses ve bir tepki gelmedi. Hakkını yemeyelim, Türkiye Cumhurbaşkanı “Bu kararı tanımayız” derken, Dışişleri Bakanı cümleye iki kelime daha katarak, ”Bu kararı tanımamız mümkün değildir” dedi. Oysa, bu söylemler ve tepkiler, sadece laftır ve boş laftır.
Arap ülkelerinden herhangi bir tepki gelmediği gibi, Rusya da Araplardan geri kalmayıp, olaya sessiz kalmıştır. Bu yüzden savaş çıkaracak değildi tabii.
O halde, bu olay bir kere daha İsrail topraklarının Ortadoğu’da giderek çoğaldığını ve çoğalacağını göstermektedir.
Hepsinden önemlisi, Başkan Trump yeni bir Başkanlık Kararnamesi imzalayarak, hararetle koruyup kolladığı ve yardım ettiği YPG/PYD’nin de, kuzey Suriye’de bir Kürt devleti kurmalarını sağlayacaktır.
