Moved Permanently

      İki gün önce, Anayasa Mahkemesi herkesi şaşırtan bir karar verdi. Neyse ki, bu kararı oy birliğiyle değil de, oy çokluğuyla verdiler. 4 üye, karara karşı çıktı.

     Olayı hatırlatarak, anlatmaya çalışayım. Erzurum’un Pasinler İlçesi’nde Resmi Nikahtan önce “İmam Nikahı” yapan bir çift, takibata uğruyor. Mahkeme, çifti TCK’ya göre 2 ay hapse mahkum ediyor.

    Konu, Anayasa Mahkemesi’ne taşınıyor. Mahkeme, toplanıp kararını veriyor. Ve, diyor ki; “Türkiye’de nikahsız ya da İmam Nikahı evlenmiş bir çok çift var. Onlar suçlanmazken bu çifti suçlamak, Anayasa’nın 10. maddesindeki  eşitlik ilkesine aykırı. O sebeple, Resmi Nikahtan önce İmam Nikahı (Dini Nikah) yapılabilir. TCK’nin ilgili maddesinin iptaline…”

    Yani mahkeme, İmam Nikahı ile evliliği suç olmaktan çıkarıyor. Başka bir anlatımla, evlenen çiftlerin sadece İmam Nikahı ile yetinmesi, artık suç sayılmıyor.

    Önce, Anayasa Mahkemesi üyelerine buradan sorayım. Bir suçu örtmek için, başka bir suçu meşru hale getirmek mi gerekiyor?

    Bu zevata, daha da önemli bir soru sorayım. “Verdiğiniz bu karara göre, varsa kızınızı sadece İmam Nikahı ile evlendirir misiniz?”

    Onlar diyecekler ki; “Biz, evlilikler İmam Nikahı ile yapısın demiyoruz, yapılabilir diyoruz.”

    İyi de, bundan böyle evlenmek isteyenler; “İşin kolayı varken, niye resmiyetle uğraşalım. “ derlerse ve İmam Nikahı ile evlilikler yaygın hale gelirse, devlet bu gidişatı nasıl önleyebilir?

                                DAHA BAŞKA SAKINCALARI DA VAR

     Toplumun bir kesimi, kadını zaten bir “eşya” gibi görüyor. İmam Nikahı’nı yeterli bulan bir erkek, karısına kızdığı ya da ondan bıktığı zaman, kadının evlilik garantisi ne olacak?

      Bu durumda, kadının hukuk önündeki durumu ne olacak? Doğacak çocukların hukuki durumu ne olacak? Kadının ve çocukların psikolojik yaşamı ne olacak?

     Baba, çocuklarını kabul edip adına tescil ettirse bile, bu ailenin temeli ne kadar sağlam olacak?

     İmam Nikahı’ndan sonra yapılacak Resmi Nikah ile bu sakıncalar şüphesiz ortadan kalkacaktır. Lakin, İmam Nikahı ile yetinen bir erkeği, Resmi Nikaha götürmek acaba öyle kolay olacak mı?

    Bütün bunları bir araya getirdiğimizde, Anayasa Mahkemesi’nin kararı katiyen doğru değil.

    İşin başka bir boyutu daha var. Bizim devlet düzenimiz, Anayasal olarak “laik” sisteme dayanıyor. Anayasa’yı korumakla yükümlü Anayasa Mahkemesi, onu korumak yerine ona aykırı bir karar almış olmuyor mu?

    Mahkemenin verdiği bu karar, Anayasa’da yer alan ve koruma altında bulunan “Devrim Kanunları”na da aykırı.

    Ama, size şunu söyleyeyim. 16 üyeden 12’sinin verdiği bu karara katılan bu 12 Hakim’in, bu mahkemeye kim ya da kimler tarafından atandığına bakmak lazım.

     Dip Notu : İmamlar, devlet memurudur. O sebeple, onlara “Evlendirme Memurluğu” görevi de verilebilir. Böylece, iki nikahı birden yapıp, sorunu kökünden çözmüş olurlar.