|
||
İmam osurursa cemaat ne yapar? | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Göz önünde bulunan ve örnek alınan insanlar, toplumun hoşuna gitmeyecek davranışlardan uzak durmalı. Baştaki küçük bir yanlış yapsa, arkasındakiler daha büyük yanlışlıklar yapar. Yöneticilik yapanlara iyi bir öğüttür bu "İmam osurursa cemaat sıçar" atasözü. Yöneticilik bilgi ister, birikim ister, fedakarlık ister, sevgisi ister, samimiyet ister, sorumluluk ister, başında bulunduğu kurumu çok iyi tanımak ister. Ayrıca yöneticilik yapanlarında liderlik vasfı gerekir. Bunlardan yoksun bir yöneticinin ismi, şu veya bu olabilir. Bu tip yöneticilerden bir nane olmaz. Lafla gemi yürümez. Çok konuşupta bilmiş ayaklar yapılmaz. Yapılsa da başarısız kalır. Çok bilmişlik kurumu akıllı uslu yönetmeye yeterli olmaz. Bilgi ve birikimlerinin olması şart. Aksi takdirde, kurumlar yıpranmaya mahkum kalır. İmam efendi namaz kıldırırken osurmuş osurmasına, ancak imam efendinin osuruğu tarih olmuş. Bu ve bunun gibi olaylar herkesin başına gelebilir gelmesine ancak osuran imam olunca haliyle olay büyümüşte büyümüş. İmam efendi çareyi köyden kaçmakla bulmuş. İmam efendi köyden kaçmış ancak osuruk hikaye olmuş ve dilden dile dolaşmış durmuş. İmam osurursa cemaat sıçar orasını anladık da, peki ya imam sıçarsa cemaat ne yapar? İşte burası biraz karışıktır. İmam Efendinin hikayesi şöyle: İmam Efendi, camide namaz kıldırırken, kazayla, kaçırıvermiş. Öyle bir utanmış ki, namazı falan bırakıp, hemen eve gelmiş. -Hanım, demiş. Camide böyle, böyle oldu. Ben artık bu köyde kimsenin yüzüne bakamam. Kalk gidiyoruz bu köyden, başka yere taşınıyoruz. Demiş ve taşınmışlar uzaklara. Aradan 20 yıl geçmiş, hoca köyünü çok özlemiş. Bu özlem dayanılmaz bir hal almış ve eşine; – Hanım, kalk gidelim köyümüze 20 yıl geçti aradan unutulmuştur nasılsa demiş ve düşmüşler yollara. Köye yaklaştıklarında genç bir çoban görmüşler. Hoca; -Hanım sen burada bekle de ben gidip şu çobana bir sorayım. Bakalım köylüler olayı unutmuşlar mı. Eğer unutmamışlarsa geri döneriz. Demiş ve çobanın yanına yaklaşmış. – Selamuanleykum çoban oğlum. Sen kaç yaşındasın? -Valla yaşımı bilmem amma İmamın camide osurduğu yıl doğmuşum. Hoca öfkeyle hanımının yanına dönmüş; -Kalk hanım, kalk gidelim buralardan. Bizim kıçımız tarih olmuş. İmam osurursa cemaat ne yapmaz? Din alanında Batı’lıların kendi dinlerindeki perişan hali o kadar ayan ki "Osuran imam" hikayesi onların durumuna kıyasla yıkanmış, yunmuş. Türkiye'de din alanında aracılık yapmaya hevesli makamlar iflas halinde ve hiç bir çaba bu gidişatı kurtarmaya yetmez! Son tahlilde; dinsel makamlar insanları çarpıyor! Çünkü Allah kendisi ile kulları arasında asalak makam istemiyor! Bu asalakların yediği naneler ise ayyuka çıktı, çıkacak. Bu konuda çok yazmak da gereksiz. "Görünen dağ kılavuz istemez!" Batıda çöküş başladı. Bunlara kimsesiz çocukları kurban veren toplumlar ise vebaldeler... "Allah ıslah etsin" demek de fazla saflık olur, kahretsin! ABDESTSİZ Nasreddin Hoca bir gün ağacın altında namaz kılıyormuş.Ağaçta bulunan biri de onu izliyormuş. Namazı bittikten sonra namazımın kabul olması için Allah'a dua etmeye başlamış. -Allahım sen namazımı kabul et. Ağaçtaki adam: -Etmem diye cevap vermiş. Hoca şaşırmış.Tekrarlamış. -Allahım sen kıldığım namazı kabul et. -Etmem. Hocanın şaşkınlığı iyice artmış.Yine: -Allahım sen namazımı kabul et demiş. Ağaçtaki adam tekrar: -Etmem deyince hoca sinirlenmiş. -Etmezsen etme. Zaten abdestsiz kılmıştım. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.