Moved Permanently

Kredi ve Kefalet Kooperatifi  Marmara Bölge Birliği Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Dalkıran Divan Başkanı olarak Genel Kurulu Yönetti.  Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan Genel Kurulun  gündemi devam etti.

İkinci liste adayı Cem Bayraktar’ı destekleyen Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş’in tüm hayalleri suya düştü. Başkan Erkiş, Saray’da otoriter kurma niyetiyle vermiş olduğu mücadeleye de yenik düştü.  Önümüzdeki gelecek yerel seçimler için de adaylığının önünü böylelikle kapatmış oldu. Bir insanın kendine yapacağı en büyük kötülük başkaların işine burnunu sokmaktır. Ayrıca insanın kendine yapacağı kötülük bir başkası yapamaz. İşte, Başkan Erkiş kendi kendine en büyük kötülüğü yapmış oldu. Artık, kimsenin ona kötülük yapmaya  gerek kalmadı. Kendi kendine yetti…

GERGİNLİĞİN YAŞANMASI  DOĞRU DEĞİL

Saray Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Olağan Genel Kurulu, Cumartesi günü saat 11.00’da Saray Restaurant  bahçesinde esnaf temsilcileri katılımları ile gerçekleşti. Zaman zaman ufak gerginliklerin yaşandığı Genel Kurul’da seçimler açık oylama ile yapıldı. Üyelerin tamamına yakınının desteğini alan Ali Özen, yeniden  Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanlığına seçildi. Genel Kurulda yaşanan bu gerginliği tasvip  etmiyoruz.

ALİ ÖZEN YENİDEN GÜVEN TAZELEDİ

Kredi ve Kefalet Kooperatifi  Marmara Bölge Birliği Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Dalkıran Divan Başkanı olarak Genel Kurulu Yönetti.  Başkan Dalkıran, Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan Genel Kurulda gündem maddelerinin okunarak ibraz edilmesinin ardından seçimlere geçildi. Genel Kurulda  başkanlık için Ali Özen ve Cem Bayraktar tarafından iki ayrı liste divana sunuldu. Açık oy usulüyle yapılan seçimde mevcut  Başkan Ali Özen yeniden güven tazeledi.

YORUM, “RUH VE MİLİTANLIK”

Saray Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifin Genel Kurulundaki  izlemimizden kendimize dönüp öz eleştiri yaparak,  ders alabildik mi?  “Can çıkmayınca huy çıkmazmış” atasözümüz boşa konuşulmuyor. Çünkü insanın  içindeki o ruh harekete geçti mi militanlık devreye girer.  Ruh' olgusunun bilimsel “Bakış açısında” hiçbir geçerliliği, gerekliliği ve işlevi yoktur. Bunun sebebi, günümüzde bu anlamıyla ruhun varlığına dair hiçbir bilimsel kanıtın bulunmayışıdır. Hemen akla gelecek olan şudur: 'Eğer ki ruh yapısı gereği fiziksel değilse, doğaüstüyse, nasıl olur da bilimsel kanıt aranabilir ki?' İşte bu nedenle yorumumuzun  başında belirttik. Ruh ve militanlık: eğer ki böyle düşünüyorsanız, zaten otomatik olarak bilimsel arenanın sınırlarından çıkmışsınız demektir.

ŞENER ŞEN’İN ZÜĞÜRT AĞA REPLİĞİ

1986 yılında çekilen, Şener Şen’in Züğürt Ağa repliğin bir benzeri  Cumartesi günü Saray’da yaşandı. Yaşanan o hareketler,  trajikomik davranış ve o kadar alaycı konuşmalar Saray için büyük bir hakaret olarak tarihe geçti. “Züğürt Ağa seçime giriyor. Züğürt Ağa’nın desteklediği partiye bir oy çıkıyor. Herkes o bir oya sahip çıkıyor. Züğürt Ağa kızmaya başlıyor. Bu oy sizin ise, ‘benim oyum’ nerde diye bağırıyor.” İşte bizler Saraylı vatandaş olarak böyle bir manzarayla karşı karşıya kaldık. Saraylılar bunu hak etmiyor.