Konuşmasında, dünya genelinde yıllık 600-650 milyon ton yağlı tohum üretiminden yaklaşık 250-260 milyon ton yağ elde edildiğini aktaran Çalen, ayçiçeğinin bu kategoride en çok üretilen dördüncü yağlı tohum ürünü olduğunu ifade etti.

“Kanola hem kışlık hem baharlık üretilebiliyor. Ancak ayçiçeği dahil diğer tüm yağlı tohumlar çoğunlukla baharlık üretimle yetiştiriliyor. Son 3 yıldır özellikle Kuzey Yarım Küre’de baharlık üretimler kuraklık tehdidiyle karşı karşıya,” dedi.

Çalen, Türkiye’de son iki sezondur süregelen kuraklığın etkisiyle ayçiçeği üretiminin 1,3–1,4 milyon ton seviyesinde kaldığını belirtti.

“Oysa ülke olarak kendi ihtiyacımızı karşılayabilmek için yıllık en az 3 milyon ton ayçiçeği üretmemiz gerekiyor,” diye konuştu.

2022 yılında 2 milyon ton üretimle umut veren bir sezonun yaşandığını, ancak bu başarının sürdürülebilir olmadığını söyleyen Çalen, Rusya-Ukrayna savaşı sonrası yaşanan gelişmelerin tarımsal üretimi etkilediğini hatırlattı.

“Savaş sonrası tarımsal ihtiyaçlar arttı. Çiftçimiz ayçiçeğine yoğun ilgi gösterdi. Devletimiz hibe kampanyaları ve bedelsiz tohum dağıtımlarıyla bu sürece büyük destek verdi. Çiftçi örgütleriyle birlikte yoğun bir ekim dönemi yaşandı,” ifadelerini kullandı.

Konferans sonunda öğrencilerden gelen soruları da yanıtlayan Çalen, gençlerin tarım sektörüne olan ilgisinden memnuniyet duyduğunu belirtti.