Saray Belediyesi Konferans Salonu'nda Mehmet Ali Doğan'ın katılımıyla Perşembe günü gerçekleştirilen bilgilendirme toplantısında verilen mesajlar büyük önem taşıyor. Fakat asıl konuya girmeden önce insanın aklıyla nasıl dalga geçmeye çalıştıklarını da aktarmak gerekiyor. Hem Nazmi Çoban hem de Doğan Jeotermal Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Doğan, sürekli yer konuşmadıklarını, Saray'ın her yerine yatırımın yapılabileceğini söylediler. Tam olabilir mi derken, firmanın hazırladığı örnek proje ortaya çıktı ki "Bunlar bizimle dalga mı geçiyor" demekten kendimi alamadım. Sözde yer belli değil ama Safaalan'da ki 796 parsel numaralı 82 dönümlük arazinin yapısı ile "Örnek" proje bire bir aynı; ne tesadüf! Bu toplantı kötü kurgulanmış ve berbat oyunculuklarla harmanlanmış bir tiyatrodan öteye gidemedi. Tabi bu toplantıda yatırımın gelecek yerin açıklanmamasının bir nedeni de Sivil Toplum Kuruluşları'nın tepkileri. Bu yüzden Saray'ın hakkını gözeden, üstlenmiş olduğu görevin gerekliliklerini yerine getiren; Tekirdağ AK Parti İl Başkan Yardımcısı Hakan Özgül'e, Trakya Saray Emlakçılar Derneği Başkanı Erdinç Aksoy'a, Küçük Esnaf ve Pazarcılar Derneği Başkanı Sunay İmük'e, Saray Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Ali Özen'e vatandaşlar adına teşekkür ederim. Fakat onlara bir de tavsiyem var; gözüken o ki tesislerin Safaalan'a yapılacağı kesin. Sadece resmi imzalar atılmadı. İşte bu imza sürecine kadar başta STK'lar ardından Saray'ı düşünen kim varsa bu konuda bir araya gelerek fikirlerini söylemekten kaçınmamalılar.
Toplantının Satır Araları
Mehmet Ali Doğan konuşmasının bir noktasında Belediye Başkanına ve meclis üyelerine deyim yerindeyse aba altından sopa gösterdi. Doğan, beğendiği yere yatırım yapacağını söyleyerek aslında Safaalan dışında başka bir yere yatırım yapmak istemediği mesajını vermiş oldu. Ayrıca buraya yatırım yapmasının şart olmadığını da belirtti. Kendisinin buraya yatırım yapmasa da, yine de yetkililere yardımcı olacağını söyledi. Yani diyor ki "Ya istediğim yeri verirsiniz ya da bu iş olmaz"
Nazmi Çoban'ın toplantıya davet ettiği isimler ise Mehmet Ali Doğan'ı alkışlamaktan öteye gidemediler. Zaten firmanın tesislerine gidip tatil yaptıktan sonra firma sahibini eleştirmek ya da onu köşeye sıkıştıracak sorular sormak pek mümkün değildi. İşte bu yüzden inceleme adı altındaki tatiller sorundur. Bunların yapılış şekli kadar katılımcıların tavrı da her şeyi etkiliyor. Nazmi Çoban'ın kendisini eleştirmeyecek kitleye, ufak bir salonda herkesten gizli şekilde hitap etmesi ise biraz reklam kokuyor.
Toplantının büyük bir kısmı firmanın kendisini övmesiyle geçti. Yetmedi Saray Belediye Başkanı Nazmi Çoban'da tesis çalışanları için "Kendi işleri gibi sahipleniyorlar hizmet çok güzeldi çok memnun kaldık" gibi ifadeler kullandı. Fakat teknoloji çağında olmanın nimetlerini kullanmamak da olmaz. Ufak bir araştırmada firma hakkında müşteri memnuniyetinin çok yüksek olmadığını söyleyebilirim. Nazmi Çoban'ın firmayı bu kadar övmesi de anlamsız.
Başka kuyuların açılması durumunun da söz konusu olduğu hatırlatıldı ama bu işin merkezden başlayarak çevreye yayılması gerçeği hiç konuşulmadı. Mevcut işin gerçekleşmesi durumunda bekleyeceğiz ki iş çevreden merkeze kaysın ama bunun olması da çok zor gözüküyor. Nazmi Çoban siyasi kazanç uğruna böyle bir tehlikeye imza atarsa Saray'ı kendi elleriyle bitirmiş olur ama hala bunun farkında değil, o sadece "Ben yaptım" demeyi istiyor diye düşünüyorum.
Bir de değinmeden geçemeyeceğim bir kurum daha var ki Saray Kent Konseyi. Bir programda yanlışlıkla Saray Belediyesi Kent Konseyi Başkanı Mehmet Bilecen şeklindeki hitap sonrası, Mehmet Bilecen sahneye gelmiş, Kent Konseyi'nin kimseye bağlı olmadığını, toplum ile yönetenler arasında bir köprü konumunda olduğunu öne sürmüştü. Tabii kağıt üstünde böyle, en azından böyle olması gerekiyor. Sadece cahilliğimden merak ediyor ve soruyorum; Kent Konseyi Termal su yatırımı hakkında ilçede kimlere sordu ne düşünüyorsunuz diye. İlçede konuşulan ve tanıtım toplantısıyla ortaya çıkan tesislerin Safaalan'a yapılması gerçeği sonrası bu duruma tepki gösteren kaç STK ile iletişime geçti. Bu konu hakkında vatandaşların, esnafın düşüncelerinin yer aldığı bir rapor hazırlayıp belediye başkanına ve/veya meclis üyelerine sundu mu? Yani kısaca Kent Konseyi asli görevini yerine getirdi mi? |