-Filozof, düşünür 1886 yılında İstanbul doğumludur. Asıl adı, Celal Yalınız'dır.
Fakat Sakallı Celal olarak tanınıp sevilmiştir. Galatasaray mezunudur. Sakallı Celal yazılı tek bir eser bırakmamıştır. Ama her biri eser olan insanlar bırakmıştır arkasında bunlar. "Yusuf Ziya Ortaç, Ahmet Haşim, Nazım Hikmet, Haldun Taner, Ali Sami Yen, Nurullah Ataç, Hıfzı Veldet Velidedeoğlu ve Ordinaryüs Matematik Profesörü Ali Yar'dır." Sakallı Celal, Deniz bakanı olan bir paşanın oğlu olarak dünyaya gelir.
Yaşıtları oyuncaklarla oynarken o kendi kendine harfleri öğrenerek ev halkını şaşkına çevirir. İlkokul çağında iken hiç durmadan deniz lisesine giden ağabeylerinin kitaplarını okur. Hatta babasının "henüz daha yaşın küçük" demesine rağmen Fransızca dersleri alır. Kısa zamanda mükemmel derecede Fransızca öğrenmiştir. Dönemin en iyi eğitim veren okulu olan Galatasaray Lisesine 1896 yılında kayıt olmak için gittiğinde hazırlık okumasına gerek olmadığını ,Fransızcayı çok iyi bildiğini söyler ve bunu da
kanıtlar. Bu sırada subay olan ağabeyi Cemal'in padişahın despot yönetimine başkaldırdığı için Beyazıt meydanında asılacağını öğrenir. Hemen meydana koşar, asılanlar arasında ağabeyi yoktur. Fakat ömür boyu sürgüne gönderilmiştir.
-Sakallı Celal 1907 yılında mezun oluncaya kadar Galatasaray Lisesinde geçirdiği on bir yıl, Sakallı Celal'in özgür, bağımsız, aydınlanmacı kişiliğinde çok etkili olur. Ne yazık ki mezuniyetine az bir süre kala aşığı olduğu okulu ile birlikte bütün kitapları ve anıları yanmıştır. Okulunu bitirir. Muhteşem bir Fransızcası ve elinde her kapıyı açan Galatasaray Lisesi diploması vardır. Basit memurluklarda çalışmak istemez. Tevfik Fikret Galatasaray Lisesine müdür olunca bu dahi adamı elinden kaçırmaz ve lisede öğretmenlik yapmasını sağlar. Bir süre sonrada devlet Fransızcası kuvvetli 35 genci sınavla Fransa ve İsviçre'ye yüksek öğrenim için gönderir. Bu kazananlardan biri de Sakallı Celaldir. Sorbonne'da siyaset bilimi okumaya Fransa'ya gönderilir.
-"Pantheon-Sorbonne Üniversitesi Fransa da ki en eski Üniversitelerden biridir. 13'üncü yüz yılda kurulan üniversite en köklü Fransız üniversiteleri arasında yer almaktadır. Dünya Üniversiteleri itibar sıralamasında 240'ıncı sırada yer alan üniversite, konu alanı ve fakülte kategorilerinde de dereceye girmiştir. Fakat Sakallı Celal, makine mühendisliği okumak ister, bunu da hocasına söyleyemez. Sonra ailesine mektup yazarak devlet büyüklerinden makine mühendisliğine geçmesini sağlamalarını, kabul
etmezlerse kendi paraları ile okutmalarını ister, ama ailenin maddi imkanı gayet yeterli olmasına rağmen bunu reddederler. "Devlet neyi uygun görmüşse onu tahsil et" cevabını alır. Sakallı Celal bunun üzerine bir daha asla kesmemek üzere o gün sakalını uzatmaya başlar. Fransa'nın en büyük yazar, şair ve düşünürleriyle fikir alışverişinde bulunur. Hür beyni daha da aydınlanır.
"Devletin parasını yediğimiz yeter " deyip diploma almadan ülkesine döner.
-"Bu kadar cehalet ancak tahsille mümkün olur" diyen Sakallı Celal Üsküp'e Fransızca öğretmeni olarak gönderilir buraya geldiğinde öğrenciler ve halk kendine hayran kalır. Burada yaptığı ilk iş kendi parasıyla okulun önüne futbol sahası yaptırmıştır. Sakallı Celal; bu arada silah altına alınmak ister
fakat "ülkeye öğretmen lazım" denilerek Kastamonu Lisesine Fransızca öğretmeni olarak gönderilmiştir. Fakirlik, hastalık ve cehaletin olduğu bir dönemdir. Şehirde frengi vardır, bununla mücadele eder. Öğrencilerine Fransızcanın yanı sıra tarih ve hayat bilgisi dersleri verir. Ne yazık ki cahil
zihniyet onu bir kez daha hedef alır ve çocuklarımıza Fransız devrimini anlatıyor, ayak topu oynatıyor diyerek İstanbul Eğitim Bakanlığına şikayet edilir ve görevden alınır. Ardından İzmit Lisesine gönderilir ve çok kısa süre sonra Ankara Lisesine müdür yardımcısı olarak atanır. Burada öğrencilerine sürekli aydınlanmayı, akıllarını kullanmayı öğütler. Bir gün okulun lağımı taşar, kimse ilgilenmeyince kendisi açar. Müdür yardımcısı bu işi yapar mı diye görevinden el çektirilir. Sakallı Celal buna tepki olarak diğer gün bir boyacı sandığı bulur ve okulun önünde öğrencilerin ayakkabısını boyar. Sakallı Celal, renkli kişiliği ile bizlere örnek olmuştur. Hayatı boyunca hiç sigara ve alkol kullanmayan Sakallı Celal 6 Haziran 1962 yılında aramızdan ayrılmıştır. Kaynakça: biyografya
|