|
|||
DOYMAMA HASTALIĞI YA DA BİR ZIRTO HİKAYESİ | |||
Tekin Sönmez | |||
Yüce Yaratıcı, insanı çok mükemmel yaratmış. İnsana, hayatında gerekli olan her türlü organı verip, bunları çalıştıracak programları da insan beynine yüklemiş. İnsan için önemli organlardan biri mide olduğu gibi, önemli programlardan birisi de doyma hissidir. Bu hissin kaybolması ile doymama hastalığı ortaya çıkmaktadır. Doyma hislerini kaybeden hastalar, doyuncaya kadar yemek yedikleri halde, önlerinden sofranın kalktığını görür görmez; "Açım, bana yemek getirin, beni açlıktan öldürmek mi istiyorsunuz?.." gibi bağırtılı çaşırtılı tepkiler vermeye başlarlar. Yeterince yemek yiyen bir insanda, doyma hissi devreye girerek insana ihtiyacından fazlasını yedirmiyor. İnsana tokluk hissi hâkim oluyor. Ama bu programın bir hastalık sebebiyle bozulduğunu düğünün... O zaman da şamandırası bozuk su deposunun sürekli su alması gibi, devamlı yeme ihtiyacı ortaya çıkmaktadır... Bu kısa bilgi bile insanın kendisine verilen nimetler dolayısıyla Allah\'a ne kadar şükretmesi gereğini gözler önüne sermektedir. İnsanlarda, görülen bu doymama hastalığı bazen toplumu ilgilendiren bir hastalık olarak da karşımıza çıkmaktadır. Kişilerde görülen doymama hastalığından hasta ve hasta yakınları olmak üzere belki üç beş kişi etkilenirken, toplumu ilgilendiren doymamama hastalığından ise zincirleme reaksiyonla bütün bir millet etkilenmekte, milletin geleceği olan nesiller etkilenip bozulmaktadır. Önce küçük işlerle ve bir iki örnekle başlayan ve masum gerekçelere dayanan haksız kazanç hırsı, insanlarda bu hastalığa engel olacak en etkili ilaç olan ahlakî değer yargıları da yoksa, gittikçe artmaya başlar ve sonunda şamandıra artık su tutmaz olur. Doyumsuzluk bir hastalık ve huy haline dönüşüyor. Bu hasta tiplere insanın; "yeter kardeşim, biraz insaf, yediğiniz yeter, biraz ara verin, siz de hiç mi insaf yok..." diyesi geliyor ama atalarımızın dediği gibi "alışmışlık kudurmuşluktan beter" oluyor ve artık şamandıra daha çalışmaz hale geliyor. İşin garip tarafı, toplumsal doymama hastalığına yakalananların, tarih boyunca belirli bir tanım ve tariflerinin de olmasıdır. Onların ülkesi, memleketi, milleti, tahsillisi tahsilsizi, genci ihtiyarı, erkeği kadını, partilisi partisizi, esnafı serbest çalışanı, resmisi sivili, memuru işçisi olmaz... Onlar her yerde; bir kurumda da, bir iş yerinde de, sokakta da, kısacası münbit zemin buldukları her yerde ve her an ortaya çıkabilirler. Onların yüzlerine de bakarak hasta olup olmadıklarını anlamanız mümkün değildir. Bir eski Türk atasözündeki tarif tam onlar için geçerlidir. "hayvanın alası dığında, insanın alası içindedir." Onlar için söylenecek en güzel sözü belki de Tevfik Fikret söylemiştir. Tarihimizin meşhur padişahlarından 4. Murat, doğu seferlerinden birinde adı Murat olan bir çobanla tanışır. Çobanın samimi tavırları padişahın hoşuna gider ve kendisinin padişah olduğunu söylemeden çobanı İstanbul\'a davet eder. "Benim de adım Murat, sen benim arkadaşım ol, İstanbul\'a gelince mutlaka bana uğra" der. Bir müddet sonra çoban İstanbul\'a gider. Sarayı bulur ve 4. Murat\'ın misafiri olur. Sarayda ağırlanır. Sarayın şaşası ve debdebesi karşısında şaşıran Çoban, Padişah\'a, doğu şivesiyle : "Arkadaşım Murat, bu saray senindir, yoksa babasından kalmış?" diye sorunca, padişah çobanın masumiyetine güler ve "Bu saray babamdan kalmadı, benimdir." diye cevap verir. Çoban aldıgı cevap karşısında şaşırarak, doğu şivesinde "palavracı genç" anlamına gelen "afferin zırto" diye mukabele eder. Çobanın sözlerine katıla katıla gülen 4. Murat\'ın, bu sözü yazdırıp, çerçeveleterek sarayına astırdığı söylenir. O çoban bugün yaşasaydı, 4. Murat döneminden günümüze kadar acaba kaç kişiye; "bu mal, bu zenginlik, bu servet senin midir, yoksa babandan mı kalmış?.." sorusunu sorup, aldığı cevap karşısında "afferin zirto" diye mukabele ederdi, ya da küçük dilini yutardı?. Güzel günler dileğiyle. |
|||
Etiketler: DOYMAMA, HASTALIĞI, YA, DA, BİR, ZIRTO, HİKAYESİ, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.