Feci bir trafik kazasında ölen Carlo, cennetin kapısında kuyruğa girmiş. Kapıda bekleyen melek, Carlo'nun önündeki papaza sormuş:
- Hiç günahın var mı papaz efendi?
- Aziz melek, tüm hayatım boyunca hep Tanrıma dua ettim. Karıma ve çocuklarıma sadık kaldım. Insanlara ve hayvanlara hep yardım ettim.
- Çok iyi, bunları biliyorduk zaten, al sana cennetin gümüş anahtarı.
Melek, sırası gelen Carlo'ya sormuş:
- Senin hiç günahın var mı?
- Ben de her zaman hayvanlara ve insanlara iyilik yapardım. Tanrıya pek dua edemedim açıkçası. İnancım da zayıftı ve çok günahım vardı. Çok sert ve çok hızlı otobüs kullanırdım.
- Bunu da biliyoruz, al sana da cennetin altın anahtarı.
Bu durumdan memnun olmayan papaz, sitem etmiş:
- Ben hayatımı Tanrıya adadım, siz de gidip bu adamı cennette benden üstün tutuyorsunuz. Şimdi bu haksızlık değil mi?
Papazın sitemine gülümseyen melek şöyle demiş:
- Papaz efendi, sen vaaz verirken; herkes uyuyordu, ama Carlo otobüs kullanırken; herkes dua ediyordu. Aranızdaki fark bundan kaynaklanıyor!..
Zekicefıkralar.com
FEMİNİST FADİME
Dünya Feministler Kongresinde konuşmacılar kürsüye çıkıp, yaşadıkları zorlukları ve düşüncelerini beyan ediyorlarmış. Amerikalı bir hanım söz almış:
- Ben iyi bir şirketin genel müdürüyüm. Artık alışveriş yapmaktan bıktım. Kocama "Bundan sonra alışverişleri sen yap!" dedim. Baktım, birinci gün oralı olmadı, ikinci gün oralı olmadı, üçüncü gün yaptı.
Ardından Alman bir hanım söz almış:
- Ben iyi bir şirkette üst düzey yöneticiyim. Bir gün kocama "Ben artık bulaşıkla ilgilenmekten bıktım, biraz da sen yıka!" dedim. Birinci gün yapmadı, ikinci gün yapmadı, baktım üçüncü gün yapmış.
Sırası gelen Türk temsilcisi Fadime kürsüye çıkmış ve demiş ki:
- Ben kendimi bildim bileli temizlikçiyim. Geçen gün kocama "Ula Temel, ben artık çamaşır yıkamaktan mahvoldum, biraz da sen yıka!" dedim; iki gözüm de morardı. Birinci gün göremedim, ikinci gün göremedim, üçüncü gün gözlerim yavaş yavaş görmeye başladı.
FINDIK
Temel, nişanlısı Fadime ile fındık bahçelerini geziyormuş, nişanlısına demiş ki:
- Bak Fadime, bütün bu fındık bahçeleri benim, ama bir tanecik fındık koparırsan, seni oraya yatırırım ona göre!
Bunu duyan Fadimenin gözleri parlamış, hemen koşup bir tane fındık kopartmış. Temel sözünün eri ya, Fadimeyi fındık ağacının altına yatırmış. Bu cezadan memnun kalan Fadime, üstünü başını toparlayıp, ayağa kalkar kalkmaz bir fındık daha kopartmış, Temel bir kez daha. Bir fındık daha, Temel bir kez daha. Temel, beşinci fındıktan sonra perişan vaziyette ayağa kalkmış ve eliyle karşıdaki fındık ağaçlarını göstererek Fadimeye seslenmiş:
- Bak Fadime, burdan sonrası Fiskobirliğin!..
|