Hırsızın biri, gece yarısı bir eve girmiş, karanlıkta yaktığı küçük el fenerinin ışığında ilerlerken, bir ses duymuş:
- İsa seni izliyor!..
Şaşkınlık ve korkuyla etrafına bakınan hırsız, bir yandan da evdeki değerli şeyleri aramaya devam ediyormuş, tekrar aynı sesi duymuş:
- İsa seni izliyor!..
Hırsız, elindeki feneri çevrede gezdirmeye başlamış, sesin geldiği tarafa gidip, dikkatlice bakmış; bir papağan görünce irkilmiş. Şaşıran hırsız papağana sormuş:
- Bunu sen mi söyledin?
Papağan cevap vermiş:
- Evet, yalnızca seni uyarmak için.
- Ne, beni uyarmak mı, kimsin sen, adın ne senin?
- Musa.
- Musa mı? Hangi salak bir papağana Musa adını koyar ki?
Papağan kendinden emin bir tavırla cevap vermiş:
- Tahminimce arkanda duran dobermana "İsa" adını veren salak olabilir!..
HESAP
Genç bir adam, süpermarkette alışveriş yaparken, kendisini takip etmekte olan yaşlı bir kadını fark etmiş. Adam kadını görmezlikten gelse de, kadın dik dik bakmaya devam etmiş. Kasa önünde kuyruğa gelmişler, adamın birkaç sıra önüne düşen kadın demiş ki:
- Özür dilerim, böyle dikkatli bakmam sizi rahatsız etmiş olmalı. Üzgünüm, ama geçenlerde ölen oğluma o kadar benziyorsunuz ki.
Adam kadını teselli etmek istemiş:
- Bunu duyduğuma çok üzüldüm. Sizin için yapabileceğim bir şey var mı?
- Evet yavrum, az sonra eşyalarımı alıp çıkarken ne olur bana, "Güle güle anne!" diye seslenebilir misin?
- Tabi ki.
Yaşlı kadın çıkarken, genç adam ona el sallamış ve "Güle güle anne!" diye seslenmiş. Adam, birini mutlu etmenin mutluluğu içinde gülümsemiş ve ödeme sırası kendine gelince, kasanın 200 lira yazdığını görmüş. Şaşıran adam, kasiyere sormuş:
- Yahu bu nasıl olur? Alt tarafı üç parça eşya aldım.
Kasiyer gayet sakin şekilde cevap vermiş:
- Anneniz hesabını sizin ödeğeceğinizi söyledi.
Zekicefıkralar.com
|