|
|||
SÜNNETÇİ | |||
Tekin Sönmez | |||
Bir Amerikalı, bir Japon ve bir Türk, bir trenin aynı kompartımanında yolculuk yapıyorlarmış. Bir ara Japon sıcaktan bunaldığını söyleyip, camı açmış. Tam o sırada içeriye bir sinek girmiş. Japon kınından kılıcını çıkarıp sineğe vurmuş ve sinek ortadan ikiye ayrılmış. Japon övünerek cebinden kartını çıkarmış kartta "Japonya'nın en ünlü kılıç ustası" yazıyormuş. Amerikalı da aynı bahaneyle camı açmış ve içeriye bir sinek daha girmiş. Amerikalı da kılıfından hızla çıkardığı tabancası ile sineğe ateş etmiş, sinek paramparça olmuş. Amerikalı da övünerek cebinden kartını çıkarmış kartta "Vahşi batının en ünlü silahşörü" yazıyormuş. Türk de aynı bahaneyle camı açmış ve içeriye bir sinek daha girmiş. Türk cebinden bıçağını çıkardığı gibi sineğe vurmuş ama sinek uçmaya devam ediyormuş. Amerikalı ve Japon içlerinden kıs kıs gülerlerken, bizimki de övünerek cebinden kartını çıkarmış kartta "Türkiye'nin en ünlü sünnetçisi" yazıyormuş. TANIMIYORMUŞ Temel ile Cemal, çok samimi iki arkadaşmış. İçtikleri su dahi ayrı gitmezmiş. Bu iki arkadaş bir borç yüzünden, birbirleriyle mahkemelik olmuşlar. Mahkeme salonunda, Temel'in Cemal'den borç aldığı ve bu borcu geri ödemediğine dair iddianame okunmuş. Tanıklar teker teker dinlendikten sonra, Temel söz almış: - Hakim bey, ben bu uşaktan borç para almadım. BORCUN VADESİ "Bunu ne zaman geriye ödeyeceğiz?" diye sorduklarında, "Padişahımız ölünce ödersiniz" diye cevap veriyordu. Bu duruma şahid olan bir adam, bir gün Padişaha: -Efendimiz sizin veziriniz devletinizin hazinesinden muhtaçlara borç para veriyor, vadesini de sizin ölümünüze bağlıyor. Demek ki niyeti kötü, sizin bir an önce ölmenizi istiyor, siz ölünce de paraları zimmetine geçirecek,diye gammazladı. Bunun üzerine padişah, vezirini Kendisini huzuruna çağırıp söylenenlerin doğruluk derecesini ve maksadının ne olduğunu sordu. Vezir, sıradan bir vezir değildi. Padişahı yatıştıran ve yüreğini ferahlatan şu açıklamada bulundu: -Padişahım, söylenen doğrudur. Ben hazineden muhtaçlara borç para veriyor, vadesini de sizin ölümünüze bağlıyorum. Ama bunu sizin ölmenizi değil, tersine daha çok yaşamanızı istediğim için yapıyorum. Bilirsiniz ki her borçluya borcunun vadesi kısa gelir, vade dolmasın diye bakar, bunun için dua eder. Bu demektir ki borçlarını siz ölünce verecek olanlar, borçlarının vadesi dolmasın diye sizin ölmemeniz için dua edeceklerdir. Allahı katında en makbul dualardan biri de borç altındaki kullarının duasıdır. Benim de maksadım ömrünüzün uzunluğu, sağlık ve afiyetinizdir.
|
|||
Etiketler: SÜNNETÇİ, , |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.